Canon G12 mi, ne dersiniz?
Canon G12 diyoruz ona veya bir diğer adıyla Canon PowerShot G12. Ben açıkçası G12 demeyi tercih ediyorum çünkü böyle daha profesyonel gözüküyor ve verdiğim paranın karşılığını manevi olarak hissediyorum.
Canon G12 incelemesini yapmak gerekti çünkü karşılaştığım incelemeler çok aradan dereden çok da işe yaramazdı bence. Böylece bende biraz bildiğim şeyleri G12 üzerinde deneyerek paylaşmak istedim. Böylece sizlerde eğer bu tür bir makine almayı düşünüyorsanız -ki hala omuzlarınız pahalı D-SLR’dan çökmüş olmalı- sizlere faydası olsun.
Fotoğraf Makinesi Tanıtımı
Öncesinde birşeyi belirtmekte fayda var, bir Nikon kullanıcısı olarak kendimi hiç de Nikon’u aldatmış olarak görmüyorum. Fotoğrafçılığımın 5nci senesinde artık profesyonel düşünmem gerekiyordu, öyle değil mi? Ben elimden geleni yaptım Nikon standına gittim ve benimle ilgilenemediler bile. Benim yüzümden işten birilerinin kovulmasini istemem ama şunu da söylemem gerekir ki bir makineyi tanitan kişinin makine hakkindaki bilgisi, forumlari ve web sitelerindeki karşilaştirmalari incelemiş adaydan daha fazla olmak zorundadir. Üzgünüm sevgili saticilar, bu işi bilmiyorsunuz. Nikon ile Canon fotoğraf piyasasının en büyük iki oyuncusu (en azından çok çok profesyoneller hariç-HasselBlad-Leice-Mamiya-Sinar vs..) ve tercihimi en yaygın markalardan kullanmak bana her zaman uzun süreli bir fotoğraf makinesi&fotoğrafçı ilişkisinde doğru geliyor. Ne dedik, iyi günde kötü günde o halde bu makinelerin bozulabileceğini de düşünmek gerekiyor. Türkiye’de Canon ve Nikon servis anlamında iyi destek sağlıyor.
Evet uzun bir giriş oldu çünkü günah çıkarmam lazımdı. Artık rahat olduğuma göre tespitlerimi yavaş yavaş paylaşabilirim.
Kutusu küçük…
Canon G12 düşündüğümden çok daha ufak bir kutu içerisinde geldi ve bu beni ilk etapta üzdü. Eee o kadar para veriyorum kocaman bir kutu olması gerekmez miydi dedim. Kutu içeriğine gelirsem kafa karıştırıcı birşey çıkmıyor. Askı, pil, adaptör, kullanım kitapçığı, CD, USB ve AV kabloları, garanti belgesi ve makinemiz. Evet sanırım başka birşeye ihtiyacımız var o da SD kartımız. Eh onu da siz alacaksınız. Ben 4GB SD-HC Verbatim bir kartı tercih ettim çünkü makinemiz 10Mpixel çekiyor ve oldukça yere ihtiyacımız olacak.
Mutlu bir şekilde makinemizi kutusundan çıkarıyoruz ve makinemizi tanımaya başlıyoruz. Esasında makinenin kozmetiğinde verilen hava, bir profesyonel D-SLR ı aratmıyor. İnsan sadece ellerini bir NBA basketbolcusu gibi hissediyor. Malzeme kalitesi D-SLR kalitesinde demek yanlış olmaz. Makineyi elinizde tuttuğunuzda size, evet bu paraya değer dedirtiyor. Yani ilk izlenim pozitif.
Cihazla beraber verilmeyen ancak benim param bol, “oldu mu tam olsun” diyenler için alternatif aksesuarlar yok değil. Neler var; flaş, highpower flaş, ring flaş, macro ring flaş, tele dönüştürücü, lens adaptörü, uzaktan kumanda, filtreler, filtre adaptörü ve su altı kabı.
Evet ne demiştik, makineyi elimizde tuttuğumuz zaman profesyonel D-SLR gibi duruyor. Tabi bu görüntüyü veren detaylar, cihazın üzerinde bulunan kısayol tuşları. Yavaş yavaş hangi tuşlar olduğunu ve işimizi nasıl kolaylaştıracağına bakalım.
Ön Bölüm:
Önde bulunan çevirme tuşu ve objektife aksesuar takılmasına imkan sağlayan objektif ringini boşa çıkaran tuş.
Üst Bölüm:
Poz telafisi, ISO, program, On/Off, Zoom In/Out ve deklanşör.
Arka Bölüm:
Favori, dioptri ayarı, görüntü/view, AF seçim, ışık ölçüm, manuel focus, macro, flash, self-timer, display, menu, sil, atlama fonksiyonu, menu ringi, menu fonksiyonu ve AE lock.
WB-Beyaz Ayarı kısayolunu sizin atamanız lazım…
Göründüğü üzere, dediğim gibi değil mi ne kadar fazla tuş var. Beni bir tek üzen WB-Beyaz Ayarının kısayolunun olmaması onu da hızlı bir şekilde herhangi bir menü fonksiyonunu atayabileceğiniz ‘Favori’ tuşuna atayarak halledebiliyorsunuz. Ben öyle yaptım. Şimdilik WB dengesiyle oynamak hoşuma gidiyor.
Fotoğraf Makinesinin Özellikleri
Ekranlar
Fotoğraf çekim ekranını 3 seçeneğe göre ayarlayabilirsiniz bunu da zaten display duşuna 3 defa basarak gerçekleştirebiliyorsunuz. İşin güzel tarafı display ekranlarında neler görmek istediğinizi tek tek kendiniz seçebiliyorsunuz.
Fotoğraf izleme ekranını da 4 seçenekli olarak geliyor. Bu seçenekler; bilgisiz ekran bu ekranda herhangi bir bilgi yok, temel ekran burda kısmi bilgiler var, ayrıntılı bilgi ekranı ki bu ekranı kullanmayı seveceğinizi düşünüyorum ve odak kontrollü ekran ki bu arada söylemeden geçmemek lazım ufuk çizgisi ve fokus noktasını ekranda görebiliyorsunuz. Bu acemelerin işini kolaylaştıracak türden bir bilgi-sanırım artık acemi değilim bu yüzden rahat konuşuyorum. Ayrıntılı bilgi ekranında patlamaları görebileceğiniz yanıp/sönme fonksiyonu ile RGB desteği de olduğunu söylemek lazım. Mesela bir ekranda histogram istiyorsanız diğer ekrana bu ayarı koymayabiliyorsunuz. Ben bunu iki ayrı türde düzenledim, bir ekranda tüm detayları görebiliyorum ve tam bir profesyonel ekrana sahip oluyorum diğer ekranda ise tüm bilgileri ortadan kaldırdım ki fotoğrafı tam olarak görebileyim diye.
Timer Özelliği
Bu cihazda hoşuma giden özelliklerden biri de timer özelliği. Esasında kullanmasını hiç sevmem ama arada işinize yarıyor, özellikle sizde artık diğerleri gibi objektifin önünde olmak istiyorsanız ki olmalısınız da çünkü o makine sizin. Timer ile 30sn ye kadar ayarlama yapabiliyorsunuz ancak burada güzel olan bu değil, güzel olan 10 kare üst üste çekim yaptırabiliyorsunuz yani gözün kapalı kalması ya da karenin içerisine dahil olamayan kol için yeterli şans verebiliyorsunuz. Bu timer özelliğine çok enteresan özellikler de eklenmiş bilmiyorum kullanır mısınız ama bilmeniz de fayda var; mesela göz kırpmaya duyarlı hale getirirseniz kareye girdikten sonra sizden talimatınız bekliyor ama gözlük kullanmanızı tavsiye etmem algılaması biraz düşük tabiki. Bir de karenin içerisine dahil olduktan 2 saniye sonra çekim modu var ki bu da eğlenceli bir özelliğe benziyor. Unutmadan bir otomatik çekim daha var, sizi gülerken çekiyor. Yani çekim için bekliyor ve gülme anında çekim yapıyor. Bu özellikte güldüğünüzü anlaması için dişlerinizi görmesi lazım ama beyaz diş, yani sigara içenlerin şansı yok.
Cihaz fabrika çıkışında bir lens görüntü çarpanı kullanıyor bu da 1.4x ancak bunu değiştirme şansını size vermişler, diğer çarpan da 2.3x. Bu sayede cihazın 35mm e göre odağı 39mm-196mm iken 64mm-322mm oluyor. Ancak burda bir hile var, odağı değiştirdiğinizde cihazda mevcut olan dijital zoom özelliği ortadan kalkıyor yani sizi çarpan değiştiriyor gibi yaparken kandırıyorlar. Olsun, napalım.
Çekim Modları
İllaki ben bu makineyi çekim modlarında (scene) kullanacağım diyorsanız basitçe modları görelim: düşük ışık, portre, manzara, çocuk&hayvan (bu gerçekten bu şekilde yazılı), spor, kumsal, su altı, yeşillik, kar, havai fişek. Tabi bu modlar altında da fonksiyon tuşu ile birçok detaya ulaşmak mümkün. Ben pek kullanmıyorum bu modları ancak birilerine cihazınızı emanet edeceğinizde faydalı olabilir.
Makinenin entresan bir modu var ki işinize yarayabilir o da ‘hızlı çekim modu’. Pozlama ve odaklama bu modda hızlı yapılıyor ve vizörden bakarak çekmek zorundasınız bu esnada izleme ekranı size tam detaylı bir ekran sunuyor bu ekranda çekilecek görüntü haricinde tüm veriler önünüze geliyor tıpkı profesyonel D-SLR’larda olduğu gibi. Ben özellikle bu modun, performans-sahne çekimlerinde işe yarayacağını düşünüyorum bu sayede yanınızda oturan izleyiciler de sizin ekranınızdan gelen yoğun live/view ışığından rahatsız olmayacaklar.
Efektler arasında HDR özelliği var ve bu modda 3 fotoğraf çekiyor pozun altı pozun kendisi ve pozun üstü olarak. Bu esnada cihazın tripod üzerinde olması ve tripod üzerinde olduğu için de IS (Image Stabilizer) kapalı olmalı. Bu modda çekim biraz zaman alıyor çünkü sizin PhotoShop’ta yaptığınızı cihaz kendi içinde yapmaya çalışıyor.
Scene modları arasında değişik efektlerde bulunuyor. Mesela balık gözü çekim gibi ve fena da değil. Deneyip oynamak açısından zevkli ancak bu çekimi yaptığınız da gerçek bir balık gözü ile çekim yapmışsanız bundan çok fazla tad alamayacaksınız sonuçta bir efekt işte. Bir diğer modda tilt-shift efekti yani çektiğiniz bir alan net önü ve arkası flu. Bunun yaparken alanı istediğiniz gibi seçebiliyorsunuz bu sayede size kolaylık sağlıyor. Yatay veya dikey yapabiliyorsunuz bu efekti. Ben bu efekti sevdim. Kullanacağım sanırım.
Panorama meraklılıları vardır muhtemelen, sizleri de unutmamış bir yardımcı efekt ile sizin rahatlıkla panorama çekmenize yardımcı oluyor makine.
(P) Program modunda flaş kontrolü ve poz telafisi yapmak yine sizin elinizde. Eğer ben diyafram enstantene ile uğraşamam diyen tembellerdenseniz tam size göre.
Fotoğraf Ebatları
Fotoğrafın görüntü ebadı 2:3 olmak zorunda değil. Bunu birçok ebatta oynayabilirsiniz. 4:5 oranını portre fotoğraflar için tavsiye edebilirim. Ama çok da gerekli bir özellik değil aslında, sonra kırpmak varken neden değiştireyim ve kendimi kısıtlayayım diyebilirsiniz. E’ haklısınız da.
Makine L formatında 3648×2736 pixel de çekim yapıyor ki bu da A2 kağıda baskı yapabileceğiniz anlamına geliyor, koskoca 10megapixel. Jpeg, RAW veya Jpeg+RAW çekim yapabiliyorsunuz.
Sisteminde ND filtresi özelliği bulunuyor, bu da size ışıklı ve bool güneşli ortamlarda 3 stop kadar fayda sağlıyor. Denemek lazım, malum yaz aylarında gerekiyor.
Böyle bir makinede olmasını beklemediğim bir özellik var, flaş gücünü değiştirebilmek. Evet flaşın gücünü azaltabiliyorsunuz, bu profesyonel olarak flaş gücünü ayarlamayı seven D-SLR kullanıcılarının çok seveceğini düşündüğüm bir özellik. Tabi çekilen kişi sabırlıysa, çünkü menü içerisinde ve biraz zaman alıyor. Bu arada modeli sakinleştirmeniz lazım.
Yine değişik özelliklerden birisi, deklanşöre sürekli basarak çekim yapabiliyorsunuz, ama D-SLR kalitesi beklemeyin. Sadece bu özellik var işte.
Farklı pozlama seçenekleri ile fotoğraf çekme imkanı sağlayan bracket imkanı (BKT) bulunuyor bu da HDR çekmeyi sevenler için büyük bir imkan. Bilmeyenler olabilir siz fotoğrafın doğru pozunu belirliyorsunuz ve BKT özelliğini -2 +2 aralığında 1/3 aralıklarla seçip çekiyorsunuz. İşte size bir dizi fotoğraf çıkıyor. Bunların kimi aydınlık kimi karanlık ve biri de sizin seçtiğiniz doğru pozlama ayarında. Sonra bunları PS’de HDR özelliğinde veya başka programlarla birleştirerek istediğiniz doğru pozlamalı fotoğrafı oluşturabiliyorsunuz.
Renk ayarları için fabrika çıkışı dışında seçenekleriniz var ve bunlardan birini seçerek istediğiniz tonlarda çekim yapabilirsiniz. Ama bunu denemeden önce çektiklerinizi önce monitörünüzde görün yoksa hüsran dolu çekimler yapabilirsiniz.
Ve assolist ISO
ISO ayarı da neymiş diyeceğinizi sanmıyorum, ama zaman zaman ISO ayarını otomatiğe bırakıp siz işinize bakmak isteyebilirsiniz özellikle benim gibi performans ve sahne çekiyorsanız. O halde yapmanız gereken birkaç ayar daha var bunu biliyor olmanız lazım? Tabi ki maksimum ISO ayarı. Maksimumu belirledikten sonra raha nefes alabilirsiniz.
WB-Beyaz ayarı özelliğinde tüm snapshot makinelerde olduğu hazır ayarlar bulunuyor ve buna ek olarak iki tane custom ayar bulunuyor. Bu seçenekleri tek tek ayarlayıp kaydedebilirsiniz. Ancak biraz meşakatli ne kadar tercih edersiniz bilemiyorum.
AE Lock özelliğinin bulunması sevindirici bu sayede ölçümü doğru noktadan yapmak yine size bağlı yani D-SLR gibi kullanabiliyorsunuz makinenizi.
AF seçimini hızlı bir şekilde yapmak mümkün ve hatta AF çerçevesinin büyüklüğünü de değiştirebiliyorsunuz. Makine ayarları büyük çerçevede geliyor, ben hızlı bir şekilde küçük çerçeveye ayarladım çünkü focus pointi sizi yanıltabilir.
AF özelliğinde bir mod içerisinde sürekli takip modu var bakın servo demiyorum bu farklı birşey siz takip edeceğiniz şeyi bir defa seçiyorsunuz bu bir çocuk olabilir ve ekranı sürekli o çocuğun kareye dahil olacak şekilde seçerseniz sürekli sistem o çocuğu takip ediyor. Çocuğu ve kedisi olanlar için zevkli olabilir, ben tecrübe etmedim.
Tabi bu arada Servo AF olduğunu da belirtmem lazım, oldukça işinize yarayabilir.
Işık Ölçümü
Işık ölçümü D-SLR kullanıcıları için önemli olduğundan bu makinede de bu unutulmamış ve ölçüm modunu değiştirmek için kısayol bulunuyor ve hızlı bir şekilde tercih yapmanız mümkün oluyor. Spot, matrix ve merkez ağırlıklı ölçüm yapabiliyorsunuz. Ben bu hızı sevdim.
AE Lock ile ışık ayarını kilitleyebilirsiniz bu size zaman kazandıracak. Yine bu tuş ile flaş ışığını da kilitlemek mümkün olabiliyor.
Flaşdan bahsetmişken, flaşı yavaş senkron kullanabileceğinizi belirtmek lazım artık compact makinelerde de olan bir özellik olması lazımdı zaten.
F aralığı ve Enstantene
Siz teknik özellikleri birçok yerde inceleyebilirsiniz ancak birkaç basit özellikten bahsetmek lazım; F aralığı en geniş açıda 2.8 ve en dar açıda 8, enstantane hızı 15 saniye ile 1/4000 saniye aralığında.
Görüntüleme özelliği için makineyi açmanıza gerek yok, sadece view tuşuna basmanız yeterli. Güzel bir özellik yok yere objektifin sesini duymak zorunda kalmıyorsunuz, sessizce açılıyor. Bu görüntüleme kısmında klasifikasyon yaparak izleme özelliği var yani günlere göre, kategorilere göre, 10 are veya 100 er atlayarak görüntüleme gibi. Özellikle tarihe göre bakma özelliği çok güzel, sizin için filtrelemiş oluyor fotoğrafları.
Canon G12 Sevdiğim Özellikleri:
- Iso kalitesi çok iyi
- Macro özelliği çok iyi
- Ekranın dönebiliyor olması çekim avantajı sağlıyor
- Iso, pozlama ve ön kısımdaki roll çok faydalı
- Self timerın özellikleri kullanışlı
- ND filtresi kullanışlı
- Tilt-shift özelliği güzel
- Iso ayarının otomatik ve üst sınırlandırılabilmesi güzel
- Flaş gücünün kontrol edilebilmesi harika
- Görüntü izleme de atlama özelliği güzel.
Canon G12 Sevmediğim Özellikleri:
- Sürekli çekim modunun yetersiz olması
- Flaş ayak boşluğu için kapak verilmemiş olması
- Öndeki ring çıkarma düğmesi yumuşak bu sebeple kendini bırakabiliyor.
- İzleme ekranını zamanla çizilebilir, sert bir muhafazası olması lazımdı
- Fonksiyon çemberinin biraz kullanışsız olması
Celal ERDOĞDU
Hâlâ satılık mı
Ben de ısrarlı bir kullanıcısıyım. Kolay taşınabirliği ve kompak yapısına rağmen DSLR kameraya yakın özlellikler çok iyi. G12 Canonun pahalı CCD görüntü sensörünü kullandığı son kameralardan. Ayrıca su altı fotoğrafları da iyi. Bulk modunun olmaması ve flex kablosunun sık arıza yapması beğenmediğim tarafı.