Kurumlar, bireylerden daha fazla saygı “duyulur” oldu yeni dünyada, böyle olunca bizler şahıslara olan güvenimizi aldık ve onu tabelalara teslim ettik.
Şimdi bu giriş de neyin nesi dersiniz, özetleyim. Geçtiğimiz günlerde, saatimi yetkili servise götürdüm, pil değişimi için. Teknik inceleme sonucunda daha ikinci !! kez pili değişecek saatimin pilinin küflendiğini ??, yelkovan setinin değişmesi gerektiğini, su sızdırmazlık testi (bunu her değişimde yapıyorlar) ve bir parçanın daha değişmesi gerektiğini söylediler ve istenen bedel 451 TL idi. Fiyat değer açısından sorun yok, ben olayın detayına inmek istedim ve kendilerinden benimle küflenen pilin görsellerini paylaşmalarını istedim. Daha önceki pil, yani saatin ilk pili 2.5 yıl önce ilk defa yine yetkili serviste ve sızdırmazlık testi vs gibi testler ile yapılmıştı. Nasıl oluyorda, yetkili serviste takılan bir pil küflenebiliyordu üstelik su almayan bir mekanizma içerisinde? Sağolsunlar görselleri gönderdiler.
Bana çıkardıkları hizmet dökümü de şöyle oldu
Buraya kadar ki durum tespittir, burada benim sorularım devreye girdi.
- Ben: Bu saat su mu almış?
- Servis: Hayır.
- Ben: Peki çalışan saatim, pili bitince bozulmuş mu oldu?
- Servis: Hayır.
Ben nazikçe yaptıkları yardım ve destek için teşekkür edip, bir borcum olup olmadığını sordum. Hayır yok borcunuz saatinizi teslim alabilirsiniz dediler.
Ben de gittim, iki defa yol aşarak saatimi yaptırmadan teslim aldım. Doğru tanıdığım eski bir saatçiye geldim. Kendisi yaklaşık 70’li yaşlarında olan, dükkanını artık emeklilik sürecinde öğlen 12.00’de açıp saat 17.00’de kapatan bir usta. Para kazanmak için değil, artık sadece kendi tabiriyle “insanlarla sohbet etmek, yardımcı olmak için” ve tabiri caizse, “keyfince” yapıyor.
Gelelim konumuza, üstada mevzuyu anlattıim. Kendisi saati açmadan 2014-2015 döneminde “Renata” pillerde böyle bir sorunun olduğunu bundan kaynaklı saatin hafif küflenme yaptığını söyledi. Dünyaca ünlü İsviçre saatler Renata pil kullanmaktadır ve boy ebatlar bu pillere göre ayarlanır. Saati açtı ve kendisi saati kontol ettikten sonra, ben mekanizmada bir sorun görmedim dedi. Ben de zaten duruma şaşırdığımı daha ikinci pil değişimi gelmiş bir saatin ne bozukluğu olabileceğimi anlamadığımı kendisiyle paylaştım. Yelkovanda bir sorun var dediklerini söyledim, kontrol ettiği zaman böyle birşeye rastlamadığını söyledi. Bu arada saat, zaten yeni gibi yani bir bozukluk ne de darbe durumu var.
Velhasıl üstad kontrolleri yaptı, saate uygun olan doğru pili saate taktı ve contasını kontrol ederek doğru şekilde kapamasını yaparak bana teslim etti. Borcum dedim, pil değiştirdik birşey yapmadık dedi ve 25 TL benden hizmet bedeli aldı. Bu arada aynı marka diğer saatimin de aynı hafta bitti ve onu da değiştirdi yine aynı fiyata. Uzun uzadıya sohbetler ettik, kendi yetiştirdiği yetkili servis müdürlerinin fotoğraflarını bana gösterdi. Üzüldüğüm şu ki, artık “gerçek ustalarımızın” sayısı azalıyor.
Yetkili servis mi? Bence hayır. Ben hala insana güvenme taraftarıyım, işinin ehlini bulabiliyorsak eğer.
Yetkili servisin adını vermek istemiyorum ancak bu ustanın yerini sizlerle paylaşmak istiyorum çünkü sizin de böyle bir zorda kalma durumunuzda işinize yarayabilir. Beşiktaş’ta Büyük Beşiktaş Çarşısı vardır. Bu çarşının Dolmabahçe yönüne bakan kısmında 80 numaralı dükkanda Ertan Özkar‘ı (telefon: 0212 260 09 85) bulabilirsiniz. Kendisi hobi için fotoğraf çeken ve ayrıca profesyonel olarak bilardo ıstakaları da yapan bir “hassas bir usta” dır.
Aynen katılıyorum yazdıklarınıza… Benimde başımdan şöyle bir olay geçti, bir sene önce Renault bir araba aldım, Denizli’de… Acemi olduğumuzdan şanzımanının yağ akıttığını ve bunun büyük bir sorun olduğunu arabayı aldıktan bir ay sonra öğrendik! Ee tabi götürdük yetkili servise! Beni karşılayan müşteri temsilcisi ne dese beğenirsiniz; abi bu arabayı nereden aldın, git sat ve kurtul bu arabadan! Bende bu saygısızlığa katlanıp, bu halde bu arabayı satamayacağımı, çünkü bana yapılanın aynısını benim yapmış olacağımı izaha çalıştım… Yani boşluğa konuştum! Neyse güyya çok tecrübeli yetkili serviste arabam incelenmek üzere 7-8 gün kaldı… Sonuç olarak arabamın gereksiz yerlerine 3500 TL’lik masraf çıkardılar (bunu daha yeni anladım tabi, geçmiş olsun) ve şamzımanımında tamamen değişmesi gerektiği söylediler; ee ne kadar 7000 lira! Bundan 10 ay sonra bi tanıdık vasıtası ile bir şanzıman ustasıyla tanıştım ve adam demez mi şanzımanın sadece tamir olacak, değiştirmene gerek yok! Üstelik baskı balata, buji, pedal ve bir-iki tamir ve genel bakım ve de üstüne şamzımanın tamiri ile birlikte toplam 1600 TL’ye bu işi çözdüm! Şimdi, yetkili servise kalsa çıkma ya da sıfırı ile şanzımanı değiştirecektim… Tabi uyar mı uymaz mı hepsi meçhul! Daha basit bir sis lambasını değiştiremediklerini falan da anlatmayayım hadi…
Bu olaya kadar “- abi yetkili servis” derdim! Anladım ki her işin bir ustası var ve gidip o ustayı araştırıp bulmak lazım! Üstelik usta olmasının yanında, üslubunun da “insana yakışır” olması şartını ekleyeyim… İşte gördünüz, ben arabamın tamiri derdine düşmüşken, bana arabamı yermesine katlandım! Üslubu ve ustalığı güzel olan insanı bulmadan en küçük bir eşyanızı bile teslim etmeyin kimseye!
Öncelikle geçmiş olsun. Ciddi bir masraftan ve gereksiz zaman harcamaktan kurtulmuşsunuz. Sizin de dediğiniz gibi ister yetkili ister özel servis olsun iş insanda bitiyor. Bu sebeple iyi insan ve iyi ustayı arayıp bulmak gerekiyor.